Aynı zamanda eski bir FED üyesi olan ünlü ekonomist Stephen Roach, ABD’de Kovid-19 sürecinde geçici olarak yaşanan stagflasyonun yerini daha kalıcı ve küresel etkileri olabilecek bir stagflasyon dönemine bırakabileceği uyarısında bulundu. Roach’a göre bu yeni stagflasyon tehdidi, küresel arz zincirlerinde yaşanan köklü değişimlerden ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) bağımsızlığına yönelik artan siyasi baskılardan kaynaklanıyor.
Trump’ın “Önce Amerika” yaklaşımının küresel ticaret sisteminden bir kopuşu temsil ettiğini belirten Roach, MarketWatch’daki yazısında, “Bu gelişmeler, son on yılda ABD enflasyonunu yıllık ortalama 0,5 puan düşürdüğü tespit edilen arz zinciri verimliliğinin tersine dönmesi anlamına geliyor” ifadelerini kullandı. Roach, bu sürecin geçici değil, kalıcı olacağını, zira ABD’ye duyulan güvensizliğin Trump sonrasında da süreceğini sözlerine ekledi.
Sanayi üretiminin yeniden ABD’ye kaydırılması hedefinin kolay gerçekleşmeyeceğini belirten Roach, yüksek belirsizlik ortamında firmaların yatırım kararlarını erteleyebileceğine dikkat çekti. Diğer ülkelerin de ABD’nin küreselleşmeden çekilmesinin ardından yeni tedarik zincirleri oluşturmasının zaman alacağına işaret etti.
Roach, “Üretim ve dağıtım yapılarında bu yeniden yapılanma süreci, küresel çapta maliyetleri ve fiyatları artıracak verimsizliklere yol açabilir” uyarısında bulundu.
Stagflasyon riskini artıran bir diğer unsurun da merkez bankalarının siyasi baskı altına alınması olduğunu vurgulayan Roach, özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın FED Başkanı Jerome Powell’a yönelik açıklamalarına dikkat çekti. Trump’ın daha önce Powell’ı görevden alma tehdidinde bulunduğunu hatırlatan Roach, bu tür adımların ABD Başkanı’nın yetki sınırlarını zorladığını belirtti.
“Trump, FED’in faiz kararlarını açıkça eleştiriyor. Enflasyonist baskıların yeniden arttığı bir dönemde para politikasına yönelik siyasi müdahaleler ciddi bir sorun oluşturabilir” diyen Roach, bu durumu 1970’lerdeki stagflasyon ortamına benzetti. Dönemin FED Başkanı G. William Miller’ın başarısız performansını hatırlatan Roach, o dönemi “unutmak istediğim acı bir tecrübe” olarak niteledi.
Stagflasyonun yanı sıra küresel bir resesyon riskinin de büyüdüğünü savunan Roach, 2 Nisan’da Trump’ın açıkladığı “karşılıklı” tarifeleri “bir kurtuluş günü değil, sabotaj eylemi” olarak tanımladı. Roach, bu tür politikaların misillemeleri tetikleyerek küresel ticaret döngüsünde daralmaya yol açabileceği görüşünde.
Trump’ın ticaret politikalarının, 1930 tarihli Smoot-Hawley Tarifesi sonrası yaşanan ticaret savaşına benzediğini savunan Roach, o dönemde küresel ticaretin 1929-1934 arasında %65 daraldığını hatırlattı. Ünlü ekonomist, “Bugünün dünyası stagflasyonla kurtulursa şanslı sayılır” ifadelerini kullandı.