ABD ekonomisinde haftaya girerken doların üç yılın en düşük seviyesine yakın kapanışı, yatırımcıları tedirgin etti. ABD’nin borç yükündeki artış ve son dönemde gelen zayıf imalat verileri, piyasaları baskı altına alıyor. Pazartesi günü dolarda görülen yüzde 0,6’lık değer kaybı, para birimini başlıca ticaret ortakları karşısında üç yılın dibine yaklaştırdı.
Bunun yanında, ISM imalat endeksinin Mayıs ayında beklentilerin altında kalarak 48,5 olarak açıklanması, ekonomik sinyallerin olumsuz seyretmesine yol açtı. Financial Times’in haberine göre, endeksteki dört aylık sürekli düşüş, ABD’nin imalat sektöründe gerilemeye işaret etti. S&P 500 endeksi de bu gelişmelerin ardından kısa süreli bir düşüş yaşadıktan sonra günü yüzde 0,2 ekside geçirdi.
ARTAN BORÇ RİSKİ
ABD Hazine tahvilleri de baskıdan nasibini aldı. 30 yıllık tahvillerin getirisi yüzde 4,97’ye çıkarken fiyatlar geriledi. ABD Hazine Bakanı Scott Bessent’in “ülkemiz asla temerrüde düşmeyecek” açıklaması, piyasaların borç sürdürülebilirliğine ilişkin endişelerini dindirmeye yetmedi. JPMorgan Chase CEO’su Jamie Dimon da geçen hafta yaptığı açıklamada “tahvil piyasasında Washington’ın artan borç oranı nedeniyle kırılganlık oluşabileceği” uyarısında bulundu.
EKONOMİK BELİRSİZİLİK
Kurumsal yatırımcılar, ticaret savaşları ve tarife kararlarının ekonomik belirsizlikleri artırdığına ve bunun imalat üzerindeki olumsuz etkisinin hissedilmeye başlandığına dikkat çekiyor. ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına uyguladığı gümrük vergilerinin yüzde 50’ye çıkarılacağı haberinin ardından ise özellikle metal piyasalarında hareketlilik yaşandı. Alüminyumda bölgesel prim yüzde 54 artarken, Comex çelik vadeli işlemleri yüzde 8 yükseldi. ABD’li çelik üreticilerinden Nucor ve Steel Dynamics’in hisselerinde ise yüzde 10’dan fazla değer artışı görüldü.
Ekonomistler ayrıca ithalat kalemindeki azalmaya ve üreticilerin stok eritmeye yönelmesine dikkat çekiyor. Artan maliyetlere karşı bu stokların geçici bir koruma sunabileceği, fakat sürdürülebilir bir çözüm olmadığının altı çiziliyor. Uzmanlara göre, ticaret politikalarındaki karmaşa, ABD üretim sektörünün tedarik zincirinde aksaklıklara ve potansiyel darboğazlara yol açabilir.